Haşi̇matoti̇roi̇d (Hi̇poti̇roi̇d)

Haşi̇matoti̇roi̇d (Hi̇poti̇roi̇d) Nedir?


Ülkemizde yüksek prevalansa sahip yaygın bir otoimmün hastalık olan Haşimato tiroidi çocuk ve ergenlerde tiroidin en sık görülen hastalığı olup, aynı zamanda endemik iyot eksikliği olmayan bölgelerde kazanılmış hipotiroidi ve guatrın da önde gelen nedenidir.
Haşimototiroidi’nin görülme sıklığı; etnik kökene, çevresel faktörlere, cinsiyete, yaşa göre değişmektedir
Haşimoto tiroidi çocukluk çağında yaygın görülen endokrinolojik bir bozukluktur ve kızlarda erkeklere göre 2-4 kat daha fazla görülmektedir. Haşimato hastalarında tiroid dokusuna karşı immün reaksiyon ortaya çıkmaktadır.
Tiroid hormonunun yapımında görev alan tiroid peroksidaz enzimi (TPO) ve tiroglobülin (TG) proteinine karşı otoantikorlar yapılır. Antikorlar tiroid hücrelerinin tahrip olmasına yol açar. Bu sırada tiroid bezine iltihap hücreleri de birikir ve “tiroidit” dediğimiz, mikrobik olmayan bir çeşit iltihabi reaksiyon tabloya eklenir. Tiroid hücreleri tahrip oldukça hormon yapan hücre sayısı giderek azalır ve sonunda tiroid hormon yetmezliği (hipotiroidi) ortaya çıkar. Süre uzadıkça daha çok hücre tahribatı gelişir ve tiroid bezi gittikçe küçülür.
Fonksiyonel ve bütüncül tıp yaklaşımına göre ise hormon dengesi henüz bozulmamış olan, yalnızca antikorları yüksek bulunan haşimato hastaları tedavi için en elverişli durumdadırlar. Çünkü henüz tiroid parankim hücreleri çok fazla harap olmamıştır ve tedaviye yönelik bütüncül önlemlerin alınması durumunda en az hasarla hastalığın tedavi edilebilmesi mümkün olabilmektedir. Eğer bu hastalar için gerekli önlemler alınmaz ve hastalık kendi seyrine bırakılırsa inflamasyonun ilerlemesi sonucunda hastalık ilerler, tiroid hücrelerinde kalıcı hasarlar ortaya çıkar ve hormon dengesizliği aşikar hale gelir. Hücre harabiyetinin artması tiroid dokusunda küçülmeye yol açar.

Haşimoto tiroidi hastalığının sebepleri:

Araştırmalar otoimmün hastalıkların altında birçok farklı sebebin olabileceğini göstermektedir. -Beslenme yanlışları -Disbiyozis (bağırsak flora bozukluğu) -Bağırsak geçirgenliğinin bozulması -Gıda intoleransları (gluten, laktoz vs.) -Kronik stres -Genetik özellikler (gen mutasyonları, SNP) -Vücut için elzem olan bazı vitamin ve minerallerin eksikliği -Sedanter yaşam (hareketsizlik) -Uyku bozukluklukları -Olumsuz çevresel şartlar vs. gibi birçok sebep immün sistem üzerinde olumsuz etkide bulunabilmektedir.

Haşimato tiroidi olan hastalar nasıl beslenmeli?

Haşimato hastaları genellikle artan bağırsak geçirgenliği ve bağırsak disbiyozisinden şikayetçidir. Bu nedenle tedavide ilk basamak tiroid yerine bozulmuş sindirim sistemini onarmaktır. Beslenme de ufak değişikliklerle hastalığın seyri olumlu yönde değiştirilebilir.
1- Gluten içeren besinler (buğday, arpa, yulaf, çavdar ve bunları içeren gıdalar) bir uzman kontrolünde beslenmenizden çıkarmanız semptomları kontrol altına almanıza yardımcı olabilir. 2- Süt ve süt ürünlerinin laktozsuz olan formlarına beslenme düzeninizde yer vermeniz, semptomların azalmasına ve sindirim sistemi sorunlarınızın hafiflemesine destek olabilir. 3- Bazı çalışmalar tiroid bezi fonksiyonunun sağlıklı çalışabilmesi için yeterli selenyum alımının gerekli olduğunu söylüyor. Çünkü selenyum, tiroid bezinin oksidatif hasara karşı korunmasına yardımcı olurken hormonlarının üretiminde de önemli bir role sahip. Bu nedenle selenyum kaynaklarına (yüksek yağlı tohumlar, kabuklu yemişler, tavuk, balık, hindi, deniz ürünlerin, tahıllar ve yumurta) beslenmenizde yer vermelisiniz. 4- Rafine şeker, fruktoz şurubu ve suni tadlandırıcılar içeren besinlerin tüketimini azaltmalısınız. 5- Aşırı alkol tüketimi de bağırsak florasını ve bağırsak geçirgenliğini bozan ve otoimmün hastalıklara zemin hazırlama potansiyeli taşıyan bir faktördür. Yapılan bir çalışmada, hipotiroidi olan hastalara bir süre glutensiz diyet uygulanmış. Araştırma sonucunda hastalar gastrointestinal sistemle ilintili semptomlarında, daha da önemlisi tiroid işlevinde önemli klinik düzelmeler göstermişlerdir.